REPLANTASYON/REVASKULARİZASYON
Replantasyon/Revaskülarizasyon İzmir
Replantasyon ve revaskülarizasyon İzmir, tamamen koparak vücuttan ayrılmış ya da vücuttan tamamen ayrılmamış ancak kan dolaşımı olmayan bölgelerin dikilmesi için yapılan cerrahi işlemlerdir. Amputasyon, özellikle trafik ya da iş kazalarında oldukça sık görülen bir durumdur. Bu nedenle replantasyon ve revaskülarizasyon uygulamaları el cerrahisinde sıkça yapılır. Kopan parçalar doğru koşullarda saklandığında ve ezilme vb. aşırı hasar söz konusu değilse sağlıklı bir şekilde yerine dikilebilir.
Bu uygulamaların en büyük avantajı ise tüm koşullar idealse dikilen bölgenin hareket ve duyu kabiliyetini korumasıdır. Replantasyon ve revaskülarizasyonda en sık kullanılan cerrahi yöntemi ise mikrocerrahidir. İşlem yapılacak alanın büyütülmesini ve net bir şekilde görülmesini sağlayan bu yöntem sayesinde milimetrik sinir ve damar yapılarının bile onarılması mümkündür.
İzmir replantasyon/revaskülarizasyon uygulamaları için Prof. Dr. Cenk Demirdöver’ in kliniği ile iletişime geçebilirsiniz.
Replantasyon/Revaskülarizasyon Nedir?
Replantasyon, ilk kez 1962 yılında gerçekleştirilen ve gerçekleştirildiği dönemde el cerrahisinde çığır açan bir işlemdir. İlk kez Dr. Ronald Malt tarafından yapılan bu işlem sayesinde 12 yaşındaki bir çocuğun humerus seviyesinden kopan kolu, başarılı bir şekilde dikilmiştir. Bu uygulamadan günümüze kadar, gelişen tıbbi tedaviler sayesinde ampütasyon görülen uzuvlar başarılı bir şekilde vücuda birleştirilebilmektedir.
Revaskülarizasyon uygulamaları ise vücuttan tamamen amputasyon olmayan ancak kan dolaşımının sağlanmadığı uzuvların onarılmasına verilen isimdir. Her iki uygulama da canlılığını kaybeden dokuların başarılı bir şekilde birleştirilmesine, uzuvların işlevini korumasına yardımcı olur.
Replantasyon/Revaskülarizasyon İçin Muayene Bulguları Nelerdir?
Vücuttan tamamen kopan parçalar, kan dolaşımı olmadığı için doğal ten rengini kaybeder ve rengi beyazdır. Bu durum uzuvdan tam olarak ayrılmayan parçalar için de geçerlidir. Bu noktada vücut parçasının amputasyon durumunu incelemek için özel ameliyat mikroskopları ile inceleme yapılabilir. Bu inceleme, parçadaki hasarı anlamak için de önemlidir. Tamamen ezilen parçaları dikmek her zaman mümkün olmayabilir. Bu nedenle ayrılma hattının ötesinde olan, diğer yaralanmalar söz konusuysa bunları da tespit etmek gerekir.
Ampute Olan (Kopan) Vücut Parçaları Nasıl Korunmalıdır?
Amputasyon; parmak, el, kol, bacak, deri, penis ya da kulak gibi pek çok bölgede olabilir. Kopan parçaların iskemi zamanı, operasyonun başarısında oldukça önemlidir. Hastayla birlikte hastaneye getirilen parçaların uygun koşullarda saklanmış olması önemlidir. Kopan parçanın öncelikle steril bir su ile yıkanması gerekir. Sonrasında gazlı beze sarılarak, su geçirmeyen bir torbaya konulmalıdır. Bu poşet de buz içeren farklı bir torbanın içerisinde saklanabilir. Saklama ortamının aşırı sıcak ya da aşırı soğuk olması işlemin başarısını büyük ölçüde etkiler. Kopan parçanın donacak kadar soğuk ortamda bulunmaması oldukça önemlidir. Aynı zamanda buz ile direkt temasından da kaçınılmalıdır.
Replantasyon/Revaskülarizasyon Nasıl Yapılır?
Replantasyon ve revaskülarizasyon uygulamalarında genellikle mikrocerrahi kullanılır. Mikrocerrahi uygulamalarının geleneksel açık cerrahiden en büyük farkı; işlem sırasında mikroskopa benzer, özel cihazların kullanılmasıdır. Bu cihazlar bölgeyi büyüterek bölgedeki en ince arter yapılarının bile görülmesini sağlarlar. Böylece 1 mm’den küçük dikişler atmak ve damarları, tendonları, sinirleri onarmak mümkündür. Bu işlemlerin hepsi uzun süren, sabır ve deneyim isteyen cerrahi işlemlerdir. Bu nedenle mutlaka mikrocerrahi alanında deneyimli ve uzman bir doktor tarafından yapılmalıdır.
Replantasyon ve revaskülarizasyon uygulamalarında başarıyı etkileyen en büyük etken ise müdahalenin ne kadar hızlı yapıldığıdır. Bölgedeki damar ve sinir yapılarının canlılığını kaybetmemesi için kopan parçaların mümkün olan en kısa sürede dikilmesi gerekmektedir.
İzmir Replantasyon/Revaskülarizasyon Ameliyatlarının Endikasyonları Nelerdir?
- Yaş: Replantasyon ve revaskülarizasyon ameliyatları her yaşta yapılabilir. Yaş ile ilgili herhangi bir sınırlama yoktur. Bununla birlikte yaşla birlikte değişen bazı fizyolojik özellikler, cerrahinin başarısını etkileyebilir. Çocuk yaştaki bireylerde, damar çapları küçük olduğu için anastomoz zorluğu yaşanabilir. Bununla birlikte cerrahi sonrası anksiyete ve vazospazm da çocuklarda daha sık görülür.
- Kopan Parçanın Durumu: Bu tedavide başarıyı etkileyen temel değişkenlerin başında parçanın bütünlüğünün korunup korunmadığı gelir. Giyotin kesisine benzeyen, temiz kopmalarda başarı şansı oldukça yüksektir. Bununla birlikte lokal ezilmeler, minimal distal ve proksimal yaralanmalar söz konusu ise cerrahi süreç daha zor olabilir. Trafik kazaları sonucunda kopan, yaralanan, kirli parçalarda da ameliyatın başarısı olumsuz etkilenebilir.
- Kopan Bölgenin Niteliği: Aynı zamanda kopan parçanın hangi bölgede olduğu da etkilidir. Humerus, dirsek ya da önkol proksimalinden kopan parçalarda replantasyon tedavisi ile oldukça başarılı sonuçlar elde edilebilir. Sinir iyileşmesi yavaş olduğu için ise omuz bölgesindeki kopmalarda tedavi daha zordur. Aynı zamanda bilek ve alt seviyeden yapılan replantasyon uygulamalarında duyuların geri dönme oranı da tatmin edicidir.
- Sıcak İskemi: Kaslar, yaklaşık 2-6 saat kansız kaldıktan sonra canlılığını tamamen yitirir. Eğer kopan parçalar +4 dereceye kadar soğutulursa, iskemi geciktirilebilir. Eğer kopan parça kas dokusu içermeyen parmaklar ise sıcak iskemi zamanı yaklaşık 8 saattir. Doğru saklama koşullarında bu süre 30 saate kadar çıkarılabilir.
- Hastanın Fizyolojik Özellikleri: Özellikle kazalarda yaşanan kopmalarda, yaşanan travma nedeniyle hastanın durumu replantasyona uygun olmayabilir. Aynı zamanda romatoid artrit, diyabet, SLE ve kalp krizi öyküsü olan hastalarda da hem anestezi riski hem de damar sorunları nedeniyle replantasyon yapılamayabilir.
İzmir Replantasyon/Revaskülarizasyon Tedavisi
Replantasyon ve revaskülarizasyon, uzun kopmalarında en çok tercih edilen cerrahi işlemlerdir. Özellikle trafik kazası gibi yüksek enerjili yaralanmalarda uzuv kopması sık görülen bir durumdur. Bu noktada, bölgenin fonksiyonlarını sağlıklı bir şekilde devam ettirebilmesi için mutlaka erken müdahale edilmeli ve uzuv en iyi şekilde yerine dikilmelidir. Replantasyon ve revaskülarizasyon cerrahisinde amaç; dikilen bölgenin hiçbir fonksiyon ve duyu kaybı olmadan kullanılabilmesidir. Replantasyon ve revaskülarizasyon fiyatları ise hastanın ihtiyaçlarına ve yapılan işleme göre değişebilir. Bu nedenle İzmir replantasyon ve revaskülarizasyon fiyatları için kliniğimizi arayabilir ve randevu alabilirsiniz.
Prof. Dr. Cenk Demirdöver